Her şey parçalanacaktı. Ne benim ruhum ne de başkalarının ruhları huzurunu koruyabilecekti artık. Biliyorum ki anlatacaklarım tıpkı bir cam kırığı gibi izlerini nakşederek geçip gideceklerdi bundan sonraki tüm duygu ve düşüncelerimin etine doğru. Pekiyi ben bu yeni acılarımla baş edebilecek miydim? Bunları düşünmüyordum elbette. Çünkü bunlar düşünebileceğim türden şeyler değildi. Bunları yaşıyor ve hissediyordum yalnızca. Çocuk da olsam bilincime böyle kaydediliyordu her şey. Şiddet, yenilgi ve kederle harmanlanan ruhum zafer ve öçle yatışacaktı bir gün.